Arılar meşe ağaçlarındaki meşe palamutlarında, meydana gelen tatlı salgıyı toplayarak meşe balını meydana getirirler.
Meşe Balının üretiminde Freynetto Macar meşesi doğrudan etkilidir. Ülkemizde Macar meşesi Kırklareli ili Istranca ormanlarında ağırlıklıdır. Meşe balı üretiminin yüzde doksan beşlik kısmı ıstranca ormanlarında olmaktadır
Kırklareli meşe balı Istranca ormanların 'da Kırklareli ekotipi arılar tarafından bölgeye has freynetto Macar meşesi cinsi ağaçların salgılarının toplanmasıyla meşe balı haline gelmektedir oldukça faydalıdır.
Kırklareli ili Istranca Ormanlarında Ballıca meşe olarak bilinen freynetto Macar meşesinin tohumları yani pelitlerinden sızan salgıyı arıların toplayıp kovanlara getirip bala dönüştürmesidir.
Ham bal, arı kovanından sofralara doğrudan gelen, ısıtma gibi endüstriyel hiçbir işlemden geçmeyen tabiatta bulunabilecek en doğal baldır.
Fakat bu türlerin arasında Q. frainetto Ten., salgı üretiminde en önemli türdür ve genellikle Türkiye'nin kuzeybatısında bulunmaktadır. Özellikle Türkiye'nin kuzeybatısındaki Kırklareli ili’nde,meşe balı yoğun olarak üretilmekte ve genellikle Q. frainetto Ten. türüne ait meşe ağaçları koyu kahverengi bir sekresyonla kaplanmaktadır.
Meşe Balı,genellikle, koyu pigmentlere sahip olduğu için çiçek balına göre daha aromatik bir tada sahiptir.Ayrıca çiçek balına göre şeker oranı daha düşüktür.
Meşe balını kahvaltı sofralarınızda güvenle tükebilirsiniz.
Siyah bal, Kara Bal ve Meşe Palamudu aynı Bal olan Meşe Balının diğer isimleri olarak adlandırılır.
Meşe balı ham olduğu için içeriğine karışan bitki polenlerinin durumuna göre donma gösterebilir. Donarsa ortalama 40-45 derece sıcaklıkta eski haline gelecektir.
Propolisin kimyasal özellikleri, arıların hangi bitkilerden toplandıklarına, bu bitkilerin coğrafi konumlarına ve mevsime göre değişiklik göstermektedir. Toprağın bileşimi, hava durumu ve her bitkinin biyolojik yapısı, reçinenin bileşenleri üzerinde etkili olacaktır.
Bal ve sıcak olmayan içecekler ile birlikte tüketilebilir.
Arı sütü, kovanlardaki arı larvalarını beslemek ve kraliçe arıyı hayatı boyunca beslemek için bal arılarının ürettiği doğal bir maddedir. Larvaların çoğu, yaşamlarının ilk birkaç gününde, ancak kraliçe olarak seçilen dişi arılar tüm hayatları boyunca arı sütü ile beslenirler.Kraliçe arılarının işçi arılardan 8 kat daha uzun yaşamasının sebebi budur. kraliçe arının beş gün içinde ağırlığının 800 katına kadar büyümesine izin verir ve ömrü, hedeflerinden yaklaşık 60 kat daha uzundur.
Kıvamı koyu sarı ve beyazdır. Tadı ekşidir ve kesin bir kokuya sahiptir.
Bal arıları tarafından toplanan polenlere arı poleni denir.Arı polenini oluşturan polenler, çiçekli bitkilerin anterlerinde oluşan minik, erkek üreme hücreleridir.Yeryüzündeki çoğu bitkinin polenleri, rüzgar, su, kuşlar, yarasalar, kelebekler, böcekler ve arılar tarafından taşınır.Arı polenlerinin özellikleri,,toplanan bitkilere bağlıdır. Arılar polenleri toplarlar ve yavruları için yiyecek olarak kullanırlar.
Tüm gönderilerimiz elbette güneş ışığına karşı korumalıdır, böylece değerli besinler kaybolmaz. Yetişkinler için günlük en az 1 gram ve çocuklar için (5 yaş üstü), dozaj günde 0.5 gram tüketilmesi önerilir.
Arıcılar arasında preboli ya da arı zamkı olarak da bilinen propolis, arıların kovan içinde yer alan peteklerin sterilizasyonunu sağlamak, dışarıdan gelen böcek, mantar, bakterilere karşı kovanı korumak, bal peteklerini onarmak ve güçlendirmek için kullandığı bir üründür. Arılar, propolisi üretmek için başta iğne yapraklı ağaçlar olmak üzere pek çok bitkinin gövde, yaprak, tomurcuk ve nektarlarından elde ettiği maddeleri, kendi salgılarıyla biyokimyasal değişime uğratırlar. Propolis, antibakteriyel özelliği sayesinde kovanın hijyenini sağlamak ve reçinemsi özelliğiyle de kovanın savunmasını güçlendirmek için de kullanılır. Çoğunlukla koyu kahverengi olan propolisin rengi, toplandığı bölgeye göre şeffaf, kırmızı, sarı ve yeşil renklerde olabilir. Zengin bir içerikten oluşan propolis, tarih boyunca insanlar tarafından ilaç olarak kullanılmıştır. Propolisin doğru şekilde bal mumundan ayrıştırılması, ürünün sindirilebilirliği açısından son derece önemlidir. Bu işlem, propolisin bitki ve larva kalıntılarından da ayrışmasını sağlar. Bu yüzden doğadan kazınarak toplanan işlenmemiş ürünlerin tüketilmesi önerilmez.
Polen alerjen bir üründür. İlk defa kullanılacaksa çok küçük dozlarla denenmelidir.
Arılara veya diğer arı ürünlerine,alerjiniz varsa, arı poleni kullanmaya başlamadan önce doktorunuza danışmalısınız. Ancak arı poleninin kendi başına bazen alerjik reaksiyonlara neden olabileceğini unutmayın.
Poleni günlük 1 tatlı kaşığı sade olarak, bal ile birlikte, yoğurt yada meyveler ile birlikte tüketebilirsiniz.
Özellikle beslenme bozukluğu olan çocuklar ve sporcular olmak üzere herkes kullanabilir.
Kasnak karakovan meşe balı bizim arılarımıza koyduğumuz yuvarlak kasnaklara yaptıkları baldır, ağaç meşe balı ormanda tesadüfen bulduğumuz arılardan çıkan baldır.
Arı sütü gönderimlerimiz yaz-kış soğuk zincir ile yapılmaktadır.
Günde 5-6 adet doğrudan çiğnenerek tüketilebilirler. Süt veya yoğurt ile karıştırılarak tüketilmesi de elbette mümkün.
Serin ve kuru ortamda (tercihen buzdolabında) muhafaza edilmesi önerilir. Doğrudan güneş ışığı almamalıdır. Özellikle cam kavanozda ve ağzı kapalı halde olması etkili kullanım süresini uzatacaktır.
Arı sütü, bir haftalık genç arıların yutak altı bezlerinden salgıladıkları bir enzimdir. Arılar arı sütünü sadece kraliçe arı ve yavru arıların beslenmesi için üretirler. Kraliçe arı yaşadığı süre boyunca arı sütüyle beslenir. Diğer arılar ise yavruyken ilk 3 gün arı sütüyle beslenir, ilk 3 günden sonra ise bal ve polenle beslenmeye başlarlar.
Bal, propolis, bal mumu, aleovera jeli, hindistan cevizi yağı, zeytin yağı, aynısefa yağı, badem yağı ve avokado yağı.